24 Aralık 2016

Kış Güzelleri: Gölcük, Abant, Topuk Yaylası

Hafta sonunda Ankara’ya yakın bir yere gitmeye karar vermiştik. Dört mevsim doğada zaman geçirip, temiz havayı ciğerlerine çekmek isteyenler için klasik rotalar arasında yer alır Bolu. Yılın hangi dönemi giderseniz gidin, muhteşem bir görsel şölen sizleri bekliyor olacak Bolu ve çevresinde. Ne zaman kar yağsa aklımıza ilk önce Abant Gölü ve Gölcük gelir. Kar belki de en çok bu coğrafyaya yakışıyor. 2016 bitmeden önce kış aylarında karın keyfine varmak için 24 Aralık 2016 sabahı Bolu’ya doğru yola çıktık. Gölcük’e Bolu içinden 15 km’lik asfalt yoldan zorlu bir tırmanışla çıktık. Sabah saatlerindeki heyecanlı yolculuğumuzun sonunda Gölcük’e vardık.


Gölcük'e gelip göl etrafında yürüyüş yapmaya çıktığımızda buz tutmuş ve bembeyaz karla örtülmüş göl manzarasıyla karşı karşıyaydık. Bu manzara bizi heyecanlandırmaya yetti, kendimizi göl manzarasına bıraktık ve göl etrafında gezmeye başladık. Kış olması nedeniyle oldukça sakindi. Göl kenarında el değmemiş, ayak basılmamış karın keyfini çıkaranlar vardı. Aralık ayı olmasına rağmen hava çok sakindi, rüzgar esmiyordu, bu yüzden de çok soğuk değildi. Yürüyüşümüzü sonlandırıp boş bulduğumuz kamelyalardan birinde sıcacık bir ateş yaktık, mangal yaptık ve çay içtik.

Yemekten sonra tekrar bu beyaz kar ülkesinde gezmeye başladık. Gölün etrafındaki yürüyüş yolundan ormanın içine doğru yöneldiğimizde kendimizi ayak basılmamış, tertemiz karların içinde bulduk.

Akşama doğru hava soğuduğu için konaklayacağımız Bolu Öğretmenevine doğru yola çıktık.

2. GÜN

Ertesi sabah perdelerimizi araladığımızda sisli bir sabahla karşı karşıyaydık. Kahvaltıdan sonra Topuk Yaylasına doğru yola çıktık.

Düzce'nin Kaynaşlı ilçesi sınırlarında kalan 1300 rakımlı Topuk Yaylasına tırmanış çok zorlu oldu ama sonunda çıktık.

Topuk Yaylasının eşsiz manzarası ve insana huzur veren, şehrin gürültüsünden uzak, mükemmel bir doğa güzelliği var, günübirlik bir gezi için ideal.

Her yer karla kaplı olduğu için buz tutmuş olan gölü göremedik.

Yürüyüş yolundan ormanın içine doğru yöneldiğimizde, Gölcük'te olduğu gibi burada da kendimizi ayak basılmamış, tertemiz karların içinde bulduk.

Yol sizi nereye götürüyorsa oraya gitmeyin, onun yerine yol olmayan yerden gidin ki; iz bırakın...

Buz tutmuş gölün etrafında yürüdükten sonra Abant’a doğru yola çıktık.

Yılın her ayında büyüleyici bir güzelliğe sahip olan Abant Gölü, kış aylarında ise doyumsuz bir kar manzarasıyla karşılar sizi. Göl donmuş, üzerine bulutlar konuk olmuş, kalkmıyor. Yine bir beyaz kar ülkesi...

Hafta sonu olması nedeniyle oldukça kalabalıktı, oturacak yeri zor bulduk. Gölcük'e göre çok soğuk olan Abant'ta esen rüzgar bizi oldukça üşüttü ve hemen mangalımızı yaptık. Bu kış masalını burada bitirerek evimize döndük.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder